MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık ve Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
1-Belgede sahtecilik suçlarında kast, zarar vermek bilinç ve iradesi olup, posta memuru olarak görev yapan sanığın, 28.12.2005 tarihinden sonraki bir tarihte getirilen ... Ticaret Limited Şirketi adına gönderilen posta alındılarını 28.12.2005 tarihinde alınmış gibi belge düzenlemesi şeklinde gerçekleşen eyleminde, posta alındılarının teslim edildiği tarihten birgün önce gelen-giden servisinde nöbetçi olarak görev yaptığı, bahsi geçen posta alındılarına ait bandrol numaralarının yapıştırılış şeklinden ve sıralarının normal seyir dışında bulunmasından dolayı sonradan yapıştırıldığının anlaşılması karşısında, sanığın posta alındılarını gönderen şirket yetkilisi ile birlikte hareket ederek ve ondan menfaat temin ederek sahtecilik kastıyla hareket ettiği sabit görüldüğünden, eyleminin kül halinde tek bir kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı şekilde görevi kötüye kullanma suçundan da mahkumiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı,
2-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK. nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 21.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.