21. Ceza Dairesi 2015/7092 E. , 2016/2162 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Anayasa"nın 141, 5271 sayılı CMK.nun 34, 230 ve CMUK.nun 308. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık olması ve Yargıtay"ın bu işlevini yerine getirmesi için kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma, dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmelerin, sanığın eyleminin ve yüklenen suçun yasal unsurlarının ne olduğunun açık olarak gerekçeye yansıtılması gerekirken bu ilkelere uyulmadan, kovuşturmaya esas Pendik Cumhuriyet Başsavcılığı"na ait 01.08.2011 tarih ve 2011/4937 Esas nolu iddianamedeki anlatım ve kabul, hükmün gerekçesi olarak aynen yazılmak suretiyle hüküm kurulması,
2-Kabul ve uygulamaya göre de ;
a) Belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayini mahkemeye ait olup, hükme esas alınan 23.06.2010 tarih ve BLG-2010/5814 sayılı ekspertiz raporunda da suça konu belgelerden sahte pasaportun aldatma kabiliyetini haiz olmadığı belirtildiği halde, mahkemece suça konu belge üzerinde gözlemde bulunulmadan, aldatma yeteneğinin ne şekilde oluştuğu karar yerinde açıklanıp tartışılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde zincirleme suç hükümleri uyarınca mahkumiyet kararı verilmesi,
b) Sanığın üzerinde kendi fotoğrafı bulunan sahte kimlik ve pasaport ile yakalanmasından ibaret olayda; ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04.10.2011 gün ve 115/197 sayılı kararında da açıklandığı üzere, 5237 sayılı TCK.nun 43/1. maddesinde "değişik zamanlarda" denilmesi ve fakat anılan belgelerin farklı tarihlerde oluşturulduklarına dair kesin delil bulunmaması ve aynı anda kullanılmış olmaları karşısında TCK.nun 43/1. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı,eylemin kül halinde TCK.nun 204/1. maddesindeki "resmi belgede sahtecilik" suçunu oluşturacağı, ancak birden çok sahte belgenin düzenlenmesi/kullanılması olgusunun aynı Kanun"un 61. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesi sırasında nazara alınabileceği gözetilmeden, zincirleme suç hükmünün uygulanması suretiyle yazılı şekilde fazla ceza tayini,
c) T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.03.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.