

Esas No: 2015/5422
Karar No: 2016/1599
Karar Tarihi: 23.02.2016
Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/5422 Esas 2016/1599 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : .... Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
...Kooperatifi ve Mensupları Sosyal Güvenlik ve Yardımlaşma Sandığı Vakfı başkanı olan sanık .... ile vakıf müdürü sanık ....."in, vakfın 26.02.2010 günü yapılan olağan genel kurul toplantısına ilişkin düzenlenen haziran listesine toplantıya katılmayan bir kısım üyelerin yerine toplantıya katılan diğer üyelerin sahte imza atması eylemlerine iştirak etmek suretiyle özel belgede sahtecilik suçunu işledikleri iddiasıyla açılan kamu davasında, adı geçen vakfın kuruluşuna ilişkin 15.01.1998 tarihli vakıf senedinin 14. maddesinde, her üyenin/delegenin tek oy hakkı bulunduğu, toplantıya gelemeyecek üyenin genel kuruldan bir başka üyeyi vekil tayin etme yetkisi olduğunun belirtildiği, bu kapsamda 26.02.2010 günü yapılan olağan genel kurul toplantısı için üye ...."ın..."ü, ..."in ise ...."ü vekil tayin ettiği, ancak 29.03.2012 tarihli ekspertiz raporuna göre suça konu belgede .. adına atılı bulunan imzanın ..."ün, ... adına atılı bulunan imzanın ise ...."ün eli mahsulü olduğunun tespit edildiği, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen inceleme dışı sanık ..."ün 12.03.2012 tarihli celsedeki savunmasında, olay günü genel kurula ... ile birlikte geldiğini, kendisinde .."in,.."de ise ..."ın vekaleti olduğunu, haziran listesine imza atarken sehven... adına, ...."ün ise .... adına imza attığını beyan ettiği, sanıkların ise; genel kurul toplantısında gelmeyen üyelerin adına yetkisiz bir şekilde imza atılmadığını, yüklenen suçu işlemediklerini savunmaları hususu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, vakfın 26.02.2010 günü gerçekleştirilen genel kurul toplantısında, mevcut vekaletnameye göre haziran listesine ..."ün ... adına,...."ün ise.... adına imza atması gerekirken bunun tersinin yapılmış olmasında bir menfaat ya da hukuki yarar bulunmadığı gibi bu eylemler nedeni ile bir hak kaybının da gerçekleşmediği ve sanıkların, ... ile...."ün bu eylemlerine bilerek iştirak ettiklerine yönelik somut bir delilin de mevcut olmadığı anlaşılmakla, şüpheden sanık yararlanır ilkesi uyarınca yüklenen suçtan sanıkların beraatlerine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.02.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.
