Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/8699 Esas 2016/6539 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8699
Karar No: 2016/6539
Karar Tarihi: 03.11.2016

Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/8699 Esas 2016/6539 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi, özel belgede sahtecilik suçundan sanığı mahkum etti. Ancak, gerekçeli kararda suç tarihinin yanlış yazıldığı ve düzeltilmesi gerektiği belirtildi. Sanığa yüklenen suçun cezasının türü ve üst sınırı, Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddelerine göre belirlendi. Suçun işlendiği tarihte yürürlükte olan ve sanık lehine olan ceza zamanaşımı süresi, iddianamenin düzenlendiği tarihte dolmuştu. Bu nedenle, sanık hakkındaki kamu davası düşürüldü ve karar bozuldu. İlgili kanun maddeleri şöyle: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102/4. maddesi, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi ve 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. ve 322. maddeleri.
21. Ceza Dairesi         2015/8699 E.  ,  2016/6539 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Gerekçeli karar başlığında hatalı yazılan suç tarihinin, en aleyhe kabulle suça konu şirket defterinde bulunan son kararların... Noterliğine ve ... Ticaret Sicili Memurluğuna ibraz edildiği 18.01.2005 olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “özel belgede sahtecilik" suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu; olay tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK’nun 102/4. maddesinde öngörülen 5 yıllık dava zamanaşımının, suçun işlendiği tarihten iddianamenin düzenlendiği 06.03.2012 tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 5271 sayılı CMK.nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 03.11.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.







Hemen Ara

Whatsapp ile görüş