Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/4170 Esas 2015/2098 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/4170
Karar No: 2015/2098
Karar Tarihi: 23.06.2015

Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/4170 Esas 2015/2098 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2015/4170 E.  ,  2015/2098 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
    Hüküm : TCK"nın 267/1, 269/2, 62/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Gerekçeli karar başlığında suç adının "başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması" yerine "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" ve suç tarihinin "24.04.2008" yerine "2011" yazılması mahallinde düzeltilebilir hata olarak görülmüştür.
    Tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    "Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması" suçunun oluşabilmesi için, failin işlemiş olduğu bir suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma veya kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla hareket etmesi gerekir, suç soruşturma veya kovuşturması için düzenlenenler dışındaki diğer resmi belgelerin düzenlenmesi sırasında görevlilere kimliği ile ilgili yalan beyanda bulunan failin eylemi TCK"nın 206/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturur.
    11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Kanun değişikliğinden önce gerçekleşen somut olayda; 1.37 promil alkollü vaziyette araç kullanan sanığın trafik görevlilerine ..."e ait sürücü belgesini ibraz ederek mağdur adına trafik ceza tutanağı düzenlenmesine neden olmak şeklindeki eyleminin TCK’nın 206. maddesinde tanımlanan “Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan” suçunu oluşturacağı hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,

    Kabule göre de;
    Sanık hakkında uygulama madesinin TCK"nın 268/1. maddesi delaletiyle 267/1 yerine, doğrudan anılan kanunun 267/1 maddesi olarak gösterilmesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 23.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş