2863 sayılı Kanuna muhalefet - imar kirliliğine neden olma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/13218 Esas 2016/16739 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/13218
Karar No: 2016/16739
Karar Tarihi: 26.10.2016

2863 sayılı Kanuna muhalefet - imar kirliliğine neden olma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/13218 Esas 2016/16739 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karara göre, sanık imar kirliliğine neden olma ve 2863 sayılı kanuna muhalefet suçlarından yargılanmıştır. Sanık hakkında imar kirliliğine neden olma suçu için hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiştir. Ancak, mahkeme, sanığın hatalı işlem yapmış olabileceği konusunda yeni bir bilgiye ulaşmıştır ve suçun unsurlarının incelenmesi gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca, sanığın eyleminin daha ağır cezayı gerektiren bir suçtan kaynaklandığına ve incemele yapılmadan hüküm kurulduğuna dair bir iddia daha ortaya atılmıştır. Kanun maddeleri olarak, 2863 sayılı Kanunun 65. ve 5237 sayılı TCK'nın 184/1. maddeleri ile 5237 sayılı TCK'nın 44. maddesi belirtilmiştir.
18. Ceza Dairesi         2016/13218 E.  ,  2016/16739 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : 2863 sayılı Kanuna muhalefet, imar kirliliğine neden olma
    HÜKÜMLER : Beraat, hükmün açıklanmasının geri bırakılması


    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    A) Sanık hakkında imar kirliliğine neden olma suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının niteliğine göre, kararlara karşı yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,
    Anlaşıldığından, katılan ... Bakanlığı"nın, temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
    B) Sanık hakkında 2863 sayılı kanuna muhalefet suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyize gelince;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Temyiz aşamasında, ... Valililiği, ... ve ... İl Müdürlüğü tarafından gönderilen, 24.03.2015 havale tarihli, yazı ekinde bulunan, Karar başlıklı yazıda sanığa ait taşınmazın ada ve pafta sayılarının (2408 ada, 7 parsel) hatalı yazıldığının, sanığa ait taşınmazın ada/parsel numaralarının 2407 ada, 1 parsel olduğunun belirtilmesi karşısında sanığa atılı suçun unsurlarının oluşup oluşmadığı hususlarının yeniden değerlendirilmesi gerektiği,
    2- Kabule göre;
    a-Sanığın 1. derece doğal sit alanı olarak belirlenen bölge içerisinde kalan taşınmazı ile ilgili eyleminin, 2863 sayılı Kanunun 65. ve 5237 sayılı TCK"nın 184/1. maddeleri kapsamında yer aldığı ve 5237 sayılı TCK"nın 44. maddesi uyarınca yalnızca daha ağır cezayı gerektiren suçtan hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
    b- 6498 sayılı Kanun öncesi tescil işlemi kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğinin ve taşınmazın tapu kaydında koruma kararına ilişkin şerh bulunup bulunmadığının tartışılmadan eksik incelemeyle hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı ve katılan ... Bakanlığı vekilinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/10/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş