Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2020/7259 Esas 2022/13589 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/7259
Karar No: 2022/13589
Karar Tarihi: 05.10.2022

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2020/7259 Esas 2022/13589 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, hukuka aykırı fiil isnat ettiği kişilerin belirlenebilir olması nedeniyle TCK'nın 267/1 ve TCK'nın 43/2. maddesinde düzenlenen iftira suçunu oluşturacak şekilde suç uydurma suçundan mahkum edildi. Ancak dosya kapsamına göre, sanığın uydurduğu olayın gerçekleşmediği ve savcılık tarafından yapılan yazışmalarda da herhangi bir soruşturma olmadığı belirlendi. Bu nedenle, sanığın suçunun hüküm kurulan şekilde iftira suçu olduğu ve yanılgıya düşülerek suç vasfının yanlış belirlendiği tespit edildi. Kararın bu sebeple bozulmasına karar verildi.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 267/1 maddesi: \"Bir kimseye gerçeğe aykırı bir fiil isnat eden veya onun hakkında herhangi bir gerçeğe aykırı bilgi veya belge sunan kişi, iftira suçunu işlemiş olur.\"
- TCK'nın 43/2 maddesi: \"Suçun işleniş biçimi yönünden özellik arzetmesi hâlinde Türk Ceza Kanununda aksine hüküm olmadıkça, suç, özel kastla işlenmiş sayılır.\"
8. Ceza Dairesi         2020/7259 E.  ,  2022/13589 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Suç uydurma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    TCK.nın 271. maddesinde düzenlenen suç uydurma suçunun oluşabilmesi için, failin işlenmediğini bildiği bir suçu yetkili makamlara işlenmiş gibi ihbar etmesi veya işlenmeyen bir suçun delil ya da emarelerini soruşturma yapılmasını sağlayacak biçimde uydurması gerekir. Uydurulan suçun atıldığı kişilerin belirlenebilir olması halinde ise, TCK.nın 267. maddesinde düzenlenen iftira suçu oluşur. Oluşa ve dosya kapsamına göre, sanığın 03.11.2014 tarihli başkasının adıyla şikayetçi olduğu dilekçesinde, D-15 koğuşunda yatak, çarşaf, yastık yakma olaylarının olduğunu belirttiği ancak savcılık tarafından cezaevi müdürlüğü ile yapılan yazışmalarda, böyle bir olayın yaşanmadığı, olaya dair herhangi bir idari soruşturmanın da bulunmadığı belirtilmekle, sanığın dilekçesinde, hukuka aykırı fiil isnat edilen kişilerin belirlenebilir olması nedeniyle eylemin TCK.nın 267/1, TCK.nın 43/2. maddesinde düzenlenen iftira suçunu oluşturacağı gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK.nın 321. ve 326/son maddesi gereğince BOZULMASINA, 05.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş