Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2022/2304 Esas 2022/14442 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Karar, çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçlamasıyla mahkumiyet kararı verilmesiyle sonuçlanan bir davayı ele alıyor. Sanığın duruşmalardan vareste tutulmak istediği beyanı oldu ve birleşen bir dava dosyası da var. Sanığın zincirleme şekilde cezalandırılması eleştiriliyor ve mağdurun yaşının küçük olması nedeniyle sanık hakkında kanun maddesi uygulanmamış ancak cezanın yeterli olup olmadığı sorusu gündeme gelmiş. Temyiz itirazı reddedilerek hüküm onanmış ve bozma nedeni yapılmamıştır. Kanun maddeleri olarak; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 234/2. maddesi ve 50/3. maddesi, ayrıca zincirleme şekilde cezalandırma ve eksik ceza tayini konuları ele alınmaktadır.

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması
HÜKÜM : Mahkumiyet

Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanığın, 23.11.2021 tarihli 1. oturumunda duruşmalardan vareste tutulmak istediğini beyan ettiği ve birleşen ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2021/249 Esas sayılı dosyasının 17.05.2021 tarihli tensip zaptında, mahkemece basit yargılama usulünün uygulanmama gerekçesinin gösterildiği anlaşılmakla, tebliğnamedeki bozma düşüncelerine iştirak edilmemiştir.
20.07.2013 tarihinde çocuğun kaçırılması alıkonulması suçunu işleyip çocuğun katılan anneye teslim edilmesiyle fiili kesintinin gerçekleşmesinden sonra yenilenen kasıt ile 24.10.2014 tarihinde tekrar atılı suçu işleyen sanığın ayrı ayrı cezalandırılması gerekirken zincirleme şekilde cezalandırılmasına karar verilmesi ve mağdurun 12 yaşını bitirmemiş olması nedeniyle sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 234/2. maddesinin uygulanmaması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; ayrıca daha önceden hapis cezasına ilişkin mahkumiyet kararı bulunmayan sanık hakkında tayin edilen 7 gün hapis cezasının 5237 sayılı Kanun'un 50/3. maddesi gereğince aynı Kanun'un 50/1. maddesinde belirtilen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinde zorunluluk bulunduğu gözetilmemiş ise de; Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 04.03.2008 gün ve 47/43 sayılı kararında açıklandığı üzere, yukarıda eleştiri konusu yapılan ve sanığın gerçekte alması gereken ceza miktarından daha az bir ceza almasına yol açan mahkeme uygulamasının sanık lehine olması nedeniyle, bu yanılgılı uygulamada yapılan hatadan ötürü ikinci kez atıfet sağlayacak şekilde bozma yapılmasının adalet ve hakkaniyete uygun olmayacağı anlaşıldığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanığın, savunma hakkının kısıtlandığına, son sözünün sorulmadığına, seri yargılama usulünün ve uzlaşma hükümlerinin uygulanması gerektiğine, tekerrür uygulamasına ilişkin ve yerinde görülmeyen temyiz itirazının reddiyle hükmün ONANMASINA, 13.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.