Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/3251 Esas 2022/2499 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3251
Karar No: 2022/2499
Karar Tarihi: 17.03.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/3251 Esas 2022/2499 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Kadastro Mahkemesi'nde görülen bir kadastro tespitine itiraz davasında, mahkeme hükmünü vermiş, ancak davalı Hazine ve davalı İdare temyiz etmiştir. Yüce Divan, delillerin takdirinde bir isabetsizlik olmadığına karar vererek, diğer temyiz itirazlarını reddetmiştir. Ancak mahkeme kararında, mirasçının adının eksik belirtilmesi nedeniyle hükmün düzeltilmesine karar verilmiştir. Sonuç olarak, davalıların diğer temyiz itirazları reddedilmiş ve hüküm düzeltilerek onanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi
- Kadastro Kanununun 25. maddesi
- 1086 sayılı HUMK'un 438/7. maddesi
- 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi
8. Hukuk Dairesi         2021/3251 E.  ,  2022/2499 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı Hazine vekili ve davalı ... İdaresi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Mahkemenin verdiği önceki karar ... tarafından bozulmuş olup bozma ilamında özetle; "dava konusu 134, 136 ve 58 parsel sayılı taşınmazların sınırında orman arazisinin bulunduğu belirtilerek, dava konusu taşınmazların ormandan kazanılıp kazanılmadığının, taşınmazların bulunduğu yörede orman kadastrosu yapılıp yapılmadığının araştırılması, orman kadastrosu yapılmışsa orman kadastro tutanaklarının getirtilmesi, orman tahdit sınırları içerisinde kalıp kalmadıklarının, kalmıyorlarsa 6831 sayılı Yasa'nın 1. maddesi kapsamında kalıp kalmadıklarının belirlenmesi amacıyla uzman orman bilirkişisinden rapor alınması; çekişmeli 179 ve 176 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise, taşınmazların sınırında 178 mera parseli bulunduğu halde taşınmazların meradan kazanılıp kazanılmadığı yönünde bir araştırma yapılmadığı açıklanarak, mera tahsisi yapılıp yapılmadığının araştırılması, komşu parsel tutanakları ve dayanağı belgeler de gözönünde tutulmak suretiyle, varsa mera tahsis kararı kapsamında kalıp kalmadıkları, mera tahsis kararı yoksa bu taşınmazların geleneksel biçimde kullanılan kamu malı mera olup olmadığı hususlarının komşu köyler halkından seçilecek yerel bilirkişilerden sorulması; ayrıca davacıların 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesine göre aynı çalışma alanı içinde belgesiz zilyetlik yoluyla yasal sınırlardan fazla taşınmaz elde edip etmediklerinin belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın ..., ... ve ... adına tapuya kayıt ve tesciline, ancak tespit maliklerinden ...'ın ölü olduğu anlaşılmakla, Kadastro Kanununun 25. maddesi uyarınca verilen yetkiye dayanılarak taşınmazın toplamı 63 pay kabul edilerek; 21 Payın ... T.C. Kimlik numaralı ...'a, 21 Payın ... T.C. Kimlik numaralı ...'a, 3 Payın ... T.C. Kimlik numaralı ...' ya, 3 Payın ... T.C. Kimlik numaralı ...'a, 3 Payın ... T.C. Kimlik numaralı ...'a, 3 Payın ... T.C. Kimlik numaralı ...'a, 3 Payın ... T.C. Kimlik numaralı ...'a, 3 Payın ... T.C. Kimlik numaralı ...'a, 3 Payın ... T.C. Kimlik numaralı ...' a ait olmak üzere adlarına hisseleri oranında ayrı ayrı tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ve davalı ... İdaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı Hazine vekili ve davalı ... İdaresi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2. Kadastro hakiminin, doğru sicil oluşturmak yükümlülüğü bulunduğundan, açık, anlaşılır ve infazı kabil bir karar vermesi gerekir. Somut olayda, tespit maliki muris ...’ın veraset ilamında belirlenen 3 payın, mirasçısı olan ... T.C Kimlik numaralı ...' adına tesciline karar verilirken hüküm fıkrasında mirasçının adı yazılmadan “3 pay ... T.C Kimlik numaralı ...’ya” şeklinde karar verilmesi doğru değildir.
    Ne var ki; bu eksikliğin giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 1086 sayılı HUMK'un 438/7. maddesi uyarınca, hükmün aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı Hazine vekili ve davalı ... İdaresi vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı Hazine vekili ve davalı ... İdaresi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “3 pay ... T.C Kimlik numaralı ...’ya” ifadesinin hükümden çıkarılarak yerine "3 pay ... T.C Kimlik numaralı ... ...’ya" ifadesinin eklenilmesine ve hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 438/7. fıkrası gereğince DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş