Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/17261 Esas 2022/3288 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/17261
Karar No: 2022/3288
Karar Tarihi: 05.04.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/17261 Esas 2022/3288 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2021/17261 E.  ,  2022/3288 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu Beyanlar Hanesine 2/B Şerhi Verilmesi
    MAHKEMESİ : ... 10. Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasında ... 10. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davalı Hazine vekili ve davacı ... ve arkadaşları vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulmuş ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, bu kez davalı Hazine vekili ve katılma yoluyla davacı ... ve arkadaşları vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    ... İli Merkez İlçesi ... Köyü eski 1157 parselden ifrazen oluşan Kepez ilçesi ... Mahallesi 28142 ada 1 parsel (eski 2924 parsel) 1.599,58 m2 ve 28142 ada 4 parsel(eski 2927 parsel ) 2.873,81 m2 yüzölçümünde tarla vasfıyla “ krokide G harfi ile gösterilen 1604 m2 lik kısmın kullanımının ... oğlu ...'e ve geriye kalan 3909 m2 lik bölümün kullanımının ... oğlu ... ...'e aittir.” şerhi hazine adına tapuda kayıtlıdır. Aynı yer; 28142 ada 3 parsel (eski 2926 parsel) 737,10 m2 yüzölçümünde tarla vasfında “krokide G harfi ile gösterilen 1604 m2'lik kısmın kullanımı ... kızı ...'e aittir. 3909 m2'lik kısım ... oğlu ... ...'e aittir.” ve “iş bu taşınmaz haczedilemeyecek ve üzerinde üçüncü kişilerin lehine herhangi bir sınırlı ayni hak tesis edilemeyecektir. Taşınmazın satılması durumunda, satış bedelinin tamamı tahsil edilmeden Kepez Belediyesince alıcısı adına devir işlemi yapılmayacaktır. Taşınmaz belediye adına tapuya tescil edildiği tarihten itibaren 3 yıl içinde satılmadığı takdirde belediyenin muvafakatına ve hükme gerek olmaksızın Hazine adına re'sen tescil edilecektir.”şerhiyle paylı olarak ..., ... ve Hazine adına tapuda kayıtlıdır.

    Davacı ... ve arkadaşları vekili dava dilekçesinde özetle; çekişmeli taşınmazların ... Kadastro Mahkemesinin 2000/174 Esas ve 2003/56 Karar sayılı kararı ile taşınmazın 2/B vasfında olduğunu ve bu nedenle Maliye Hazinesi adına tesciline karar verildiğini, dava konusu taşınmazın 1604 m2 sinin kullanımının ... oğlu ...'e, geriye kalan 3909 m2'lik bölümün ise ... oğlu ... ...'e ait olduğunun tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verildiğini, karar ... tarafından onanarak tapuya tescil edildiğini, ... ... kullanımında olan yerin bir kısmını ...'e, ve ...'e müştereken devir ettiğini, bir kısmı daha sonra ifraz edilerek eski 2926, yeni 28142 ada 3 parsel olduğunu, ... ... kullanımında olan ve ifrazen oluşan 2927, yeni 28142 ada 4 parsel ... ...'in ölümü ile mirasçılarına kaldığını, bu mirasçılardan ... ve ... hisselerini ..., ...'e devir ettiğini, çekişmeli taşınmazların 1942 yılında yapılan orman tahdidinde orman iken, 1976 yılında yapılan 2/B uygulamasında orman sınırları dışına çıkarıldığını, bu nedenle tapu kaydının beyanlar hanesine 6831 Sayılı Orman Yasası'nın 2/B Maddesi uyarınca hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduklarının şerh verilmesi ve 1 nolu parselin Aysun özgül mirasçıları ..., ..., ... ve ...'ün, 3 nolu parselin ... ve ...'in, 4 nolu parselin ..., ..., ..., ... ve ... ve ...'in 30.11.2011 tarihinden önce zilyetliğinde olduğunun tapuya şerh verilmesini talep ve dava etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili ve katılma yoluyla davacılar vekili tarafından istinaf edilmekle ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 12.04.2018 tarihli ve 2018/854 Esas, 2019/121 Karar ilamı ile “...Davacılar vekilinin vekili olduğu davacılar arasında menfaat çatışması bulunup bulunmadığnın irdelenmediği ve 28142 ada 3 parselin Kepez Belediyesi adına kayıtlı olduğu ve 4706 sayılı Kanun gereği taksitli olarak satılıp devredildiği bu bakımından pasif husumetin değerlendirilmesi gerektiği ve yörede kullanıcı güncelleme çalışması yapılıp yapılmadığının araştırılmadığı ...” belirtilmek suretiyle kaldırılarak İlk Derece Mahkemesine dava dosyası gönderilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince; davanın kısmen kabul kısmen reddine, dava konusu ... İli Kepez İlçesi ... Mahallesi, 28142 ada 1 ve 4 parsel sayılı taşınmazların beyanlar hanesine "6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılan yerdir." şerhinin yazılmasına, dava konusu ... İli Kepez İlçesi ... Mahallesi, 28142 ada 3 parsel yönünden açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, davacıların dava konusu taşınmazların beyanlar hanesine kullanıcı zilyetlik şerhi verilmesi taleplerinin reddine karar verilmiş, davalı Hazine vekili ve davacı ... ve arkadaşları vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince davacılar vekili ve davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ... 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 29.09.2020 tarihli ve 2019/114 Esas, 2020/233 Karar sayılı kararının HMK 353/(1)-b.2 maddesi uyarınca kaldırılmasına, davanın kısmen kabul kısmen reddine, dava konusu ... İli Kepez İlçesi ... Mahallesi, 28142 ada 1 ve 4 parsel sayılı taşınmazların beyanlar hanesine "6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılan yerdir." şerhinin yazılmasına, dava konusu ... İli Kepez İlçesi ... Mahallesi, 28142 ada 3 parsel yönünden açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, davacıların dava konusu taşınmazların beyanlar hanesine kullanıcı zilyetlik şerhi verilmesi taleplerinin reddine karar verilmiştir. Bu kez davalı Hazine vekili ve katılma yoluyla davacı ... ve arkadaşları vekili Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyiz etmiştir.
    1. Davacı ... ve arkadaşları vekilinin 28142 ada 3 parsele yönelik temyiz itirazları bakımından; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirmesine göre 28142 ada 3 parsele yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden, temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun 28142 ada 3 parsele ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 370. maddesi uyarınca onanmasına, karar vermek gerekmiştir
    2. Davalı Hazine vekilinin 28142 ada 1 ve 4 parsele yönelik temyiz itirazları bakımından;
    Bölge Adliye Mahkemesince yazılı şekilde karar verilmiş ise de bilirkişi raporları ve aynı bölgeye ait Dairemizin temyiz incelemesinden geçen diğer dosyalardaki tahdit evraklarından çekişmeli taşınmazların 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre ilk kez 1942 yılında yapılıp kesinleşen orman sınırları içinde bulunduğu, Vakıflar İdaresinin Muratpaşa Vakfına ait tapu kaydına dayanarak 1942 tahdidine itiraz etmesi üzerine ... 2. Hukuk Dairesi Başkanlığının hakem sıfatıyla verdiği 19.12.1947 tarihli ve 208 sayılı iptal kararının sadece vakfın tapulu taşınmazlarına ilişkin olduğu, bu itibarla Vakıf tapusu kapsamı dışında kalan taşınmazlar yönünden tahdidin kesinleştiği ve geçerliliğini sürdürdüğü, 1952 yılında makiye tefrik çalışmalarına konu edildiği,makiye tefrik işleminin bir tespit niteliğinde olup orman sınırları dışına çıkarma işlemi olmadığı, bu hususa 30.04.2010 tarihli ve 2004/1 Esas, 2010/1 Karar sayılı İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararında “3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp orman tahdidi içinde kaldığı kesinleşen, ancak, tapuya tescil edilmeyen yerlerde 5653 sayılı Kanun ile değişik 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre maki komisyonlarının yaptığı işlemlerin bir tespit niteliği taşıdığına, teknik ve hukuki anlamda orman kadastro (tahdit) sınırı dışına çıkarma işlemi olmadığına” şeklinde de işaret edildiği, 1976 yılında orman kadastro komisyonunca “... 2. Hukuk Dairesi Başkanlığının 19.12.1947 tarih ve 208 nolu hakem kararı gereğince eski tahdit hattı iptal edilen Devlet ormanının tekrar kadastrosu yapılmak üzere” nitelendirilmesiyle 03.06.1976 tarihli işe başlama tutanağı ile orman kadastrosuna başlanıldığı, bu çalışma kapsamında 1942 yılında yapılan orman tahdidinin tamamen iptal edildiği kabul edildiğinden, önce çekişmeli taşınmazların orman olarak sınırlandırıldığı, daha sonra 14.07.1976 tarihinde II nolu parsel sahası olarak 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanun'un 2. maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı, tahdit ve 2. madde uygulamasının 15.07.1976 tarihinde ilan edildiği, süresi içinde itiraz edilmesi üzerine itirazları inceleme komisyonunca 09.11.1976 tarihli itirazları inceleme tutanağında belirtildiği üzere “2 nolu parselin 6831 sayılı Orman Kanun'un 1. maddesinin istisna fıkraları hükmüne giren yerlerden olduğu tespit edildiğinden, 2 nolu parsel ile içerisinde mevcut itirazlı sahanın 6831 sayılı Kanun'un orman saymadığı yerlerden olarak orman sınırları dışında bırakılmasına ve ekip tarafından yapılan işlemin bu şekilde düzeltilmesine” karar verilmek suretiyle orman sınırları dışında orman sayılmayan yerde bırakıldığı, söz konusu komisyon tutanağının 09.12.1976 tarihinde ilan edildiği, daha sonra 1989 yılında yapılan orman kadastrosu ve 2/B çalışmalarına konu edilmediği, yapılan işlemlerin ilanından sonra ilan tarihlerinde yürürlükte bulunan kanunlardaki hak düşürücü sürelerin de geçmesiyle kesinleştiği anlaşılmaktadır.
    Açıklanan orman kadastro çalışmaları ışığında dava konusu parselin içinde bulunduğu anlaşılan II nolu parselin, itirazları inceleme komisyonunca önceki ekip çalışmasının düzeltilmesine karar verilmiş olması nedeniyle 2. madde ile orman sınırları dışına çıkartılan yerlerden olmadığı ve daha sonra 1989 yılında yapılan çalışmalarda 2/B uygulamasına da konu edilmediği anlaşılmakta olup, çekişmeli taşınmazların hükmen tesciline ilişkin mahkeme kararının hüküm fıkrasında belirtilmeyen, ancak gerekçe kısmında yer verilen taşınmazların 2. madde ya da 2/B alanında olduğu yönündeki belirlemenin kesin hüküm olarak değerlendirilmesi de hukuken mümkün bulunmamaktadır. Zira, kesin hükmün varlığı için, her iki davanın taraflarının dava sebeplerinin ve ilk davadaki hüküm fıkrası ile diğer davadaki talep sonucunun aynı olması gerektiği gibi; kesin hükümle bağlılık, kural olarak hüküm fıkrasına münhasırdır ve gerekçeye sirayet etmez.
    Hal böyle olunca; dava, tapu kaydının beyanlar hanesine 2/B şerhi verilmesine yönelik olduğuna ve taşınmazların 2. madde kapsamında veya 2/B alanında kalmadığı anlaşıldığına göre Bölge Adliye Mahkemesince bu hususlar dikkate alınarak taşınmazların 2/B ile orman sınırları dışına çıkartılan yerlerden olduğuna ilişkin şerh verilmesi yönündeki talebin de reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçelerle yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    3. Davacı ... ve arkadaşları vekilinin 28142 ada 1 ve 4 parsele yönelik temyiz itirazları bakımından; yukarıda açıklandığı üzere çekişmeli taşınmazların 2/B alanında bulunmadığı, ayrıca 5831 sayılı kanunun 8. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek-4. maddesi kapsamında yapılan kullanım veya güncelleme kadastrosuna da konu olmadığı ve bu tür bir çalışma yapılmadan zilyetlik şerhi verilmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşıldığından, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı ... ve arkadaşları vekilinin 28142 ada 3 parsele yönelen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun 28142 ada 3 parsele ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı ... ve arkadaşları vekilinin 28142 ada 1 ve 4 parsele yönelen temyiz itirazlarının REDDİNE, davalı Hazine vekilinin 28142 ada 1 ve 4 parsele yönelik temyiz itirazları (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile HMK’nin 371. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesi kararının 28142 ada 1 ve 4 parseller bakımından BOZULMASINA, 59,30 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 21,40 TL'nin temyiz eden ... ve arkadaşlarından alınmasına, 05.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

















    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş