

Esas No: 2022/1421
Karar No: 2022/3346
Karar Tarihi: 06.04.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2022/1421 Esas 2022/3346 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2022/1421 E. , 2022/3346 K.Özet:
Solhan İlçesi Mutluca Köyü'nde bulunan 1177, 1179, 1180, 1181 ve 1182, 1184 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki kadastro tespiti ile ilgili olarak, Hazine'nin tespitin iptali ve adına tescil istemiyle açtığı dava sonucunda, çekişmeli parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın kabulüne karar verilmiş, diğer taşınmazlar yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
Ancak daha önce tapu komisyon kararının iptaline karar verildiği ve askı ilanının yapılmak üzere tutanak ve eklerinin Tapulama Müdürlüğüne gönderilmesi kararı alındığı belirtilen kararda, tutanakların kesinleşmesi üzerine 26.03.1984 tarihinde askı ilanına çıkartıldığı ve itiraz edilmediği ifade edilmiştir. Bu nedenle, dava konusu taşınmazlar hakkında ikinci kez askı ilanı yapıldığı anlaşılmıştır. Kadastro Mahkemesinin görevsiz olacağı bu durumda, Mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kararın sonunda ise, Hazine temsilcisi ve davalıların temyiz itirazlarının yerinde görüldüğü, Yerel Mahkeme hükmünün HUMK'un 428.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalılar ... ... ve arkadaşları vekili ve davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Kadastro sonucu Solhan İlçesi Mutluca Köyü çalışma alanında bulunan 1177, 1179, 1180, 1181 ve 1182, 1184 parsel sayılı sırasıyla 1.895.700, 2.471.800, 3.127.400, 7.111.000, 1.405.300, 3.345.400 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar tapu kaydı, vergi kaydı, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 1177 ve 1179 sayılı parseller iştiraken ... mirasçıları ve ... ... mirasçıları, 1180 sayılı parsel ... ve arkadaşları, 1181 sayılı parsel ... ve ... ..., 1182 sayılı parsel ..., 1184 sayılı parsel ..., ... ... adlarına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, tespitin iptali ve taşınmazların adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda çekişmeli 1180, 1181, 1182 ve 1184 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın kabulüne, taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile Hazine adına tesciline, çekişmeli 1177 ve 1179 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın reddine, taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine temsilcisi ve davalılar ... ... ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece işin esasına girilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmiştir. Ne var ki, dava konusu 1177 ve 1179 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili olarak daha önce ... 7. Hukuk Dairesinin 13.09.1983 tarihli ve 1983/16200 Esas, 1983/12624 Karar; (1180 parsel yönünden) 15.11.1983 tarihli ve 1983/19761 Esas, 1983/16561 Karar; (1181 parsel yönünden) 13.09.1983 tarihli ve 1983/16321 Esas, 1983/12775 Karar; (1182 parsel yönünden) 13.11.1983 tarihli ve 1983/16325 Esas, 1983/12786 Karar; (1184 parsel yönünden) 13.09.1983 tarihli ve 1983/16329 Esas, 1983/12793 Karar sayılı düzelterek onama ilamları ile; “...tapulama komisyon kararının iptaline ilk düzenlenen tutanağa göre askı ilanının yapılması için tutanak ve eklerinin Tapulama Müdürlüğüne Gönderilmesine" karar verilmiş, kararların sırasıyla 16.12.1983, 04.02.1984, 27.01.1984, 17.12.1983, 27.01.1984 tarihlerinde kesinleşmesi üzerine tutanakları 23.02.1984-25.03.1984 tarihleri arasında askı ilanına çıkartılmış ve itiraz edilmemekle 26.03.1984 tarihinde kesinleşmiş, eldeki dava 07.02.1990 tarihinde Kadastro Mahkemesine açılmıştır. Kadastro Mahkemesinde yargılama devam ederken, tutanakların 05.08.2011-05.09.2011 tarihleri arasında ikinci kez askı ilanına çıkartıldığı anlaşılmaktadır. Kadastro tutanakları 26.03.1984 tarihinde usulünce kesinleştiğine ve ikinci kez askı ilanına alınmasını gerektirir bir durum da bulunmadığına göre, dava konusu taşınmazlar hakkında askı ilan süresi geçtikten, bir başka ifade ile tutanaklar kesinleştikten sonra açılan davada Kadastro Mahkemesinin görevli olmadığı, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kuşkusuzdur. Görev hususu, kamu düzenine ilişkin olup, mahkemelerce re'sen nazara alınması gerekir. Hal böyle olunca Mahkemece, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla esasa ilişkin hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı Hazine temsilcisi ve davalılar ... ... ve arkadaşları temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulüyle, Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince ... ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
