

Esas No: 2011/206
Karar No: 2011/70
Karar Tarihi: 21.07.2011
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2011/206 Esas 2011/70 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
A-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde:
Suça konu otomobilin kilitli kapısının sair anahtar uydurulmak suretiyle açılarak teybinin çalındığının anlaşılması karşısında; eylemin 5237 sayılı TCK"nın 142/2-d.maddesine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden yazılı biçimde karar verilmesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5271 sayılı CMK’nun 326/2. maddesi uyarınca birlikte işlenmiş suç nedeniyle mahkum edilmiş olan sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden de paylarına düşen miktarda eşit olarak sorumlu tutulmaları gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK.nun 322 maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasından yargılama giderlerine ilişkin bölüm çıkarılarak, yerine "sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı; ortak yargılama giderlerinden de eşit olarak sorumlu tutulmalarına" cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B-Sanık ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Suça konu otomobilin kilitli kapısının sair anahtar uydurulmak suretiyle açılarak teybinin çalındığının anlaşılması karşısında; eylemin 5237 sayılı TCK"nın 142/2-d.maddesine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden yazılı biçimde uygulama yapılması,
2- Sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCY"nın 493/2,522. maddeleri ile, hükümden sonra 1.6.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCY"nın aynı suça uyan 142/2-d,143/1.maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucunda, anılan Yasanın 7/2, 5252 sayılı Yasanın 9/3.maddeleri ışığında suça konu eşyanın değeri gözönüne alınarak denetime olanak verecek şekilde her iki Yasaya göre ayrı ayrı değerlendirme yapılmaması,
3- 5271 sayılı CMK"nın 326/2. maddesine göre iştirak halinde suç işleyen sanıkların neden oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları yerine "32,45 YTL"den ibaret yargılama giderinin sanıklardan müteselsilen tahsiline" karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde grülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca sanığın ceza süresi yönünden kazanılmış hakkının korunmasına 21.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kurumsal
