(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2012/19526 E. , 2012/28154 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Yasa yoluna başvuru konusunda, kararda başvuru şeklinin belirtilmeyerek yanıltıcı ifade kullanıldığı, T.C. Anayasası’nın 40/2, 5271 sayılı CMK’nın 34/2 ve 232/6. maddelerinde öngörülen yöntemlere uygun olarak gerekli açıklama ve uyarıların bulunmadığından, sanık ..."ın temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanık ... hakkında CMK"nın 150/3. maddesi uyarınca zorunlu müdafii atandığı ve atanan müdafiiden habersiz şekilde sanık hakkındaki kamu davasının sanığın yokluğunda bitirildiği, sanık müdafiinin dosyayı süresinde temyiz etmediği , ayrıntısı Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.03.2008 gün ve 2008/9-7-56 sayılı kararında açıklandığı gibi, kendisine zorunlu müdafii atandığından sanığın haberdar edilmediği durumlarda, zorunlu müdafiiye yapılmış bulunan tefhim veya tebliğin, kendisine bağlanan hukuki sonuçları doğurmayacağından ... 2. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 31/08/2006 tarihli temyiz talebinin reddine dair ek kararının kaldırılarak, sanığın 16/08/2006 tarihli temyiz talebini içerir dilekçesinin süresinde ve geçerli olduğuna karar verilerek yapılan incelemede;
I-Sanık hakkında 10/07/2002 tarihinde gerçekleştirdiği eylemi nedeniyle kurulan hükmün incelenmesinde ;
Sanığa yüklenen hırsızlık suçunun gerektirdiği cezanın, türü ve süresine göre 765 sayılı TCY’nın 102/4.maddesinde öngörülen 5 yıllık asli zamanaşımının, karar tarihi olan 05/04/2006 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
II-Sanık hakkında 01/03/2003 tarihli eylemi nedeniyle kurulan hükmün incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın suç tarihinde müştekiye ait bina niteliğindeki dükkanın girişinin sağ tarafındaki korkuluk demirlerinden iki tanesini kaynak yerlerinden kopararak , içeride bulunan kapıyı da aynı şekilde tornavidayla zorlayarak açıp içeri girip hırsızlığı yaptığının anlaşılması karşısında, eyleminin 5237 sayılı TCK’nun 142/1-b,143. maddesine uyan hırsızlık suçunun yanısıra aynı yasanın 116/2-4. maddelerine uyan ... yeri dokunulmazlığını bozma suçu ve yakınma bulunduğu için TCK"nın 151/1 maddesinde tanımlanan mala zarar verme suçunu da oluşturduğu gözetilerek, anılan suçlar yönünden usulüne uygun şekilde uzlaşma olanağı sağlandıktan sonra ayrıca; aynı yasaya göre tekerrür hükümlerinin uygulanma koşulllarının bulunmadığı gözetilip, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca, sanık yararına olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağından, her iki Yasaya göre denetime olanak sağlayacak şekilde uygulanan Yasa maddeleriyle, verilmesi gereken cezalar ayrı ayrı tespit edilip, sonuç cezalar karşılaştırılarak, lehe olan yasa belirlenip uygulama yapılması gerekirken, yazılı şekilde eksik ve denetime olanak vermeyecek biçimde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 25/12/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.