Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/18061 Esas 2022/3922 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/18061
Karar No: 2022/3922
Karar Tarihi: 25.04.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/18061 Esas 2022/3922 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davanın konusu, 208 ada 13 parsel sayılı 223,30 m2 yüzölçümlü taşınmazın kullanım kadastrosu sırasında 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca Hazine adına tespit edilmesi ve davacının bu taşınmazın zilyetliğinin iptal edilerek kendisine tescil ettirilmesi istemidir. Davacının daha önce açmış olduğu dava ile iş bu davanın konusu, hukuki sebebi ve taraflarının aynı olması nedeniyle kesin hüküm teşkil ettiği ve davanın usulden reddine karar verildiği belirtilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi ise davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kesin hükmün varlığı nedeniyle usûlden reddine, davalı vekilleri lehine maktu vekalet ücretine takdirine karar vermiştir. Mahkeme kararı temyiz edilerek, temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak 6100 sayılı HMK madde 114/1-i ve 115/2 uyarınca, davacının esasa, davalı Hazine vekilinin ise vekalet ücretine yönelik istinaf başvurusuna karar verilmiştir.
8. Hukuk Dairesi         2021/18061 E.  ,  2022/3922 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Kullanım Kadastrosu
    MAHKEMESİ : ... Anadolu 22. Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasında ... Anadolu 22. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı vekili ve davalı Hazine vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden hüküm tesisine şeklinde karar verilmiş olup, bu kez davacı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Kullanım kadastro sırasında, ... ili Sultanbeyli ilçesi ... ... çalışma alanında bulunan 208 ada 13 parsel sayılı 223,30 m2 yüzölçümündeki, bahçe vasıflı taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırlan dışına çıkanldığı, kullanıcısının ... olduğu belirtilerek 24.08.2010 tarihinde Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.
    Davacı ... vekili, dava konusu taşınmazın 2/B vasıflı olduğunu, ... ili Sultanbeyli ilçesi ... ... ... Caddesi Meşe Sokak No:61 adresinde kain, kadastro tespitinde 208 ada 13 parsel numarası ile kayıtlı olduğunu, bu davaya zilyetlik kaydı yapılmış olduğunu, ardından 6292 sayılı yasa gereğince müvekkili olan davacı tarafından yasal süresi içerisinde 2.000,00 TL başvuru bedeli ödendiğini, milli emlak müdürlüğüne satın alma başvurusu yapıldığını, ... Anadolu 25. Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 2013/367 Esas, 2013/841 Karar sayılı dosyasında davacı adına zilyetlik tespitini iptal ettirtiğini, haksız ve mesnetsiz olarak kendi adına zilyet olarak kayıt ettirdiğini öğrendiğini, davalının açtığı bu dava da davacının adres bilgilerine ulaşılamadığı gerekçesiyle ilanen tebligat yaptırıldığını, dava konusu taşınmazın numarataj çalışmalarında yıllardır 61 numara olarak tespit gördüğünü, 11 parsel numaralı taşınmazın zilyedinin kullanıcı talepli olarak dava açtığını ve davalı ...'in zilyetliğinin iptal edildiğini, davacısı adına tespit edildiğini, davalı ...' in ise müvekkili zilyetliğindeki bu taşınmaza haksız ve mesnetsiz olarak dava açtığını, müvekkili olan davacıya hiç bir savunma ... tanınmadığını, müvekkili adına tapu kütüğünde tutulan zilyetlik kaydını iptal ettirdiğini ileri sürerek, dava konusu taşınmaza ilişkin davalı adına oluşturulan kullanıcı kaydının iptaline, taşınmazın davacının zilyetliğinde olduğunun tespit ve tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda; ... Anadolu 25. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/367 Esas ve 2013/841 Karar sayılı dosyasında görülen dava ile iş bu davanın konusu, hukuki sebebi ve taraflarının aynı olması nedeniyle kesin hüküm teşkil ettiği, 6100 sayılı HMK madde 114/1-i ve 115/2 uyarınca daha önceden davanın kesin hükme bağlanmış olması nedeniyle usulden reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın kesin hüküm nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, davacı vekilinin esasa, davalı Hazine vekilinin vekalet ücretine yönelik istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kesin hükmün varlığı nedeniyle usûlden reddine, davalı vekilleri lehine maktu vekalet ücretine takdirine karar verilmiş ve iş bu karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 59.30 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 21.40 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına, 25.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş