Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/11665 Esas 2015/11484 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/11665
Karar No: 2015/11484
Karar Tarihi: 18.11.2015

Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/11665 Esas 2015/11484 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık Y.. G.. 243 promil alkollü iken emniyet amirine işaret yapması, dikkatleri üzerine çekmesi, bardağı kırması, resepsiyon görevlisiyle tartışması ve katılımcılara \"sen kim oluyorsun\" demesi nedeniyle kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan mahkum edilmiştir. Ancak suçun \"belirli bir kişiye karşı\" ve \"ısrar\" unsurlarının varlığına dair yeterli gerekçe bulunmadığı için hüküm bozulmuştur. Ayrıca, sanık hakkında maddi bir zararın bulunmadığı ve manevi zararın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına engel olmadığı için hükümün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Ayrıca, lehe hükümler uygulanırken TCK'nın 62. maddesinin gerekçe gösterilmeksizin uygulanmaması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri: CMK’nın 231/6-b maddesi, TCK'nın 62. maddesi.
18. Ceza Dairesi         2015/11665 E.  ,  2015/11484 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 4 - 2012/145169
    MAHKEMESİ : Mengen(Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 06/03/2012
    NUMARASI : 2011/135 (E) ve 2012/27 (K)
    SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Atılı suçun ilendiğinin kabul edilebilmesi için, sanığın eyleminin belirli bir kimseye karşı yönelmesi, hukuka aykırı davranışların ısrarla yapılması, belirli bir kimseye yönelen hareketin, sırf onun huzur ve sükûnunu bozmak maksadıyla yapılmış olması gerekir. Dosyaya konu olayda, 243 promil alkollü olan sanığın, sarhoş olmasınında etkisiyle masada oturan emniyet amirine işaret yaparak gülmesi, yaptığı hareketlerle gece boyu dikkatleri üzerine çekmesi, masadaki bardağı kırması, resepsiyon görevlisiyle tartışması ve olaya müdahil olan katılana “sanane sen kim oluyorsun” demesi şeklinde gerçekleşen eylemlerinde, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun “belirli bir kişiye karşı” ve “ısrar” unsurlarının nasıl oluştuğu yöntemince tartışılmadan, yetersiz gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi,
    2-Kabule göre de;
    a)Suç tarihi itibariyle sabıkasız olan sanık hakkında, suçtan doğan maddi bir zararın bulunmaması ve manevi zararın ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına engel teşkil etmemesi nedeniyle, CMK’nın 231/6-b maddesinde açıklanan "kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları" irdelenip sanığın yeniden suç işleyip işlemeyeceği yönünde nasıl bir kanaate varıldığı açıklanmadan “pişmanlık duymaması” biçimindeki kanuni olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    b)Lehe hükümlerin uygulanması talebinde bulunan sanık hakkında TCK"nın 62. maddesinin gerekçe gösterilmeksizin uygulanmaması,
    Kanuna aykırı ve sanık Y.. G.."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamaye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18/11/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş