Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2022/758 Esas 2022/4277 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Düzce ili Akçakoca ilçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 155 ada 31 parsel sayılı taşınmazın kullanım kadastrosu sırasında orman sınırları dışına çıkarılıp tarla vasfıyla Maliye Hazinesi adına tescil edildikten sonra ... oğlu ...’ya satılarak tescil edilmiştir. Davacı, taşınmazın kendisine ait olduğunu iddia ederek davalı adına olan tapu kaydının iptalini ve kendi adına tescilini talep etmiştir. Mahkeme, davayı reddetmiş ve Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı, kamu düzenine aykırılık nedeniyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın usulde reddine karar vermiştir. Temyiz edilen bu karar, usul ve kanuna uygun olarak onanmıştır. 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi, 6292 Sayılı Kanun ve 6100 sayılı HMK'nin 370. maddesi bu kararda geçen kanun maddeleridir.

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Akçakoca Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında Akçakoca Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6 Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine, kamu düzenine aykırılık nedeniyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın usulde reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararının adli yardım talepli ve duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine, duruşma istemi davanın niteliği itibarıyla reddedilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kullanım kadastrosu sırasında, Düzce ili Akçakoca ilçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 155 ada 31 parsel sayılı 8.529,36 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve ... oğlu ... tarafından 1980 yılından beri fındık bahçesi olarak kullanımında olup fındık ağaçlarının ... oğlu ...’ya ait olduğu şerhi yazılarak, tarla vasfıyla Maliye Hazinesi adına 16.05.2012 tarihinde tespit ve 26.06.2012 tarihinde tescil edildikten sonra, 6292 Sayılı Kanun uyarınca 14.01.2014 tarihinde ... oğlu ...’ya satılarak bu kişi adına tescil edilmiştir.
Davacı ... vekili, taşınmazın fındık bahçesi vasfında olduğunu, 50 yılı aşkın süredir öncelikle müvekkili olan davacının dedesinin sonra babası ...' nün ve en son davacının zilyetliğinde olduğunu, son 20 yıldır fındığın davacı tarafından toplandığını, davalının, davacının eşi olması nedeniyle yardımcı olduğunu, davalının hak sahibi olacak tasarruf işlemine taraf olmadığını, murisin sağlıüğında taşınmazı taksim ettiğini ve bu taşınmazın davacıya özgülendiğini, kadastro tespiti sırasında dava konusu taşınmazın davalı adına tespit edildiğini, tarafların 01.12.2017 tarihinde boşandıklarını, boşanma davası kesinleşene kadar maddi manevi şiddete maruz kaldığından davanın yeni açılabildiğini ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine, HMK’nin 355. maddesinin birinci fıkrası ikinci cümlesi gereği resen görülen kamu düzenine aykırılık nedeniyle, Akçakoca Asliye Hukuk Mahkemesinin 30.05.2019 tarihli ve 2018/119 Esas, 2019/330 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davanın davanın usulden reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 09.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.