Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/9159 Esas 2022/4440 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/9159
Karar No: 2022/4440
Karar Tarihi: 11.05.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/9159 Esas 2022/4440 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Kadastro Mahkemesi tarafından görülen bir dava sonucunda yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir. Ancak Yargıtay'ın bozma kararı sonrası yeniden yapılan yargılama sonucunda, dava konusu taşınmazların tapuya kaydedilmesine karar verilmiştir. Bu karar, temyiz edilmiştir ancak temyiz itirazları yerinde görülmemiştir ve hüküm onanmıştır. Tarafların karar düzeltme isteğinde bulunabileceği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri: Mahkeme kararında, 3402 sayılı Yasa'nın 1. maddesi gereği Kadastro Hakiminin doğru, açık ve infazı kabil hüküm kurmak zorunda olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, mahkemece verilen kararın isabetsiz olması nedeniyle Yargıtay'ın bozma kararı verdiği vurgulanmıştır. Bozma kararında ise keşif ve incelemelerin doğru bir şekilde yapılması gerektiği belirtilmiştir. Bunun yanı sıra, çekişmeli taşınmazların ifraz edilmesi durumunda fen bilirkişi raporunda harflendirilerek yüzölçümlerinin gösterilmesi gerektiği ve her bir bölüm hakkında ayrı ayrı karar verilmesi gerektiği ifade edilmiştir.
8. Hukuk Dairesi         2021/9159 E.  ,  2022/4440 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Mahkemenin verdiği önceki tarihli karar Yargıtay tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında özetle " Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermek için yeterli olmadığı belirtilerek doğru sonuca varabilmek için öncelikle, toprak tevzii çalışmaları sırasında oluşturulan 291 nolu parsel hakkında Hazine adına tapu kaydı oluşturulup oluşturulmadığı sorulmalı, varsa tapu kaydının tesisine esas belirtmelik tutanağı araştırılmalı, bulunması halinde 1962 yılında yapılan toprak tevzi çalışmaları sırasında bu taşınmazlar yönünden herhangi bir kayıt ya da belgenin uygulanıp uygulanmadığı belirlenmeli, varsa tesis ve tedavülleri ile birlikte getirtilmeli, komşu 102 ada 6, 197, 198, 200, 201, 203, 205 ve 207 parsel sayılı taşınmazlara ait tespit tutanakları dayanakları kayıtlarıyla birlikte istenmeli, davalının tutunduğu tapu kayıtları ilk oluştuğu günden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte Tapu Müdürlüğünden getirtilmelidir. Dosya bu şekilde keşfe hazır hale getirildikten sonra taşınmazların bir kısmının komisyon haritasına göre mera parseli içerisinde kaldığı iddia edildiğine göre menfaati bulunmayan komşu köylerden seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, zirai bilirkişi, fen bilirkişisi hayatta iseler belirtmelik tutanağında imzaları bulunan bilirkişiler, taraf tanıkları ve kadastro tespit bilirkişilerinin huzuru ile yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşif sırasında bilirkişi ve tanıklardan, varsa tevzi çalışmaları sırasında uygulanan kayıt ve belgeler ile davalı tarafın dayandığı tapu kaydı ve dayanak belgelerin çekişmeli taşınmazları kapsayıp kapsamadığı, çekişmeli taşınmazların öncesinin ne olduğu, kime ait bulunduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim ya da kimler tarafından hangi tarihten itibaren ve ne şekilde kullanıldığı, öncesinin mera, yayla gibi özel mülkiyete konu olamayacak ya da kaçak ve yitik kişilerden kalıp kanunlar uyarınca Hazineye intikal eden yerlerden olup olmadığı, Hazine adına tapu kaydının oluştuğu tarihten geriye doğru davalı ya da maliki evvellerinin 20 yılı aşkın zilyetliğinin bulunup bulunmadığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık beyanları komşu parsellere ait kadastro tutanakları ve tespit dayanakları olan belgelerle denetlenmeli, zirai bilirkişiden çekişmeli taşınmazların bitişiğinde bulunan 102 ada 3 parsel nolu taşınmazın fiilen ne şekilde kullanıldığı, mera olması halinde çekişmeli taşınmaz ile arasında doğal ya da yapay ayırıcı sınır bulunup bulunmadığı hususlarını da içeren, taşınmazları değişik yönlerden gösteren fotoğraflar da eklenmek suretiyle düzenlenecek ayrıntılı rapor istenmeli, fen bilirkişisine keşfi izlemeye ve denetlemeye elverişli harita düzenlettirilmeli, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte tartışılıp değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu şekilde araştırma ve inceleme yapılmadan karar verilmesi isabetsizidir. Diğer taraftan 3402 sayılı Yasa'nın 1. maddesi gereğince Kadastro Hakimi, çekişmeli taşınmazın tamamı hakkında doğru, açık ve infazı kabil hüküm kurmak zorundadır. Bu itibarla, çekişmeli taşınmazın ifraz edilen her bir bölümünün fen bilirkişi raporunda harflendirilerek yüzölçümlerinin gösterilmesi mahkemece de hükme esas alınan fen bilirkişi raporuna atıf yapılmak suretiyle ifraz edilen her bir bölüm hakkında ayrı ayrı karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama neticesinde; davanın reddi ile dava konusu ... İli Mutki İlçesi ... Köyü Köy Etrafı Mevkiinde kain 102 ada 199 nolu parsel, ... Köyü Köy Etrafı Mevkiinde kain 102 ada 204 parsel, ... Köyü Köy Etrafı Mevkiinde kain 102 ada 208 nolu parselin kadastro tespiti gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş olup; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilamında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul, kanun ve bozma gereklerine uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına 11.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş