

Esas No: 2021/13201
Karar No: 2022/5482
Karar Tarihi: 07.06.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/13201 Esas 2022/5482 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2021/13201 E. , 2022/5482 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın reddine ilişkin hükmün bir kısım davacılar vekili, davalılar Hazine, ... ve birleştirilen dosya davacısı Orman Yönetimi vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 08.07.2020 tarih ve 2019/4145 Esas, 2020/2564 Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiş olup, bir kısım davacılar vekili ile davalılar ... ile ... tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sonucu, ... ili ... ilçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 138 ada 1, 10, 11, 13, 14 ve 16 parsel sayılı sırasıyla 171.298,05 m², 6757,09 m², 11648,26 m², 1683,56 m², 5063,96 m² ve 12183,48 m² yüzölçümlü taşınmazlardan, 138 ada 1 parsel sayılı taşınmaz orman vasfıyla Hazine adına, diğer parseller ise çalılık ve tarla vasfıyla malik hanesi boş olarak tespit edilmişlerdir.
Bir kısım davacılar ... ve arkadaşları vekili, 31.08.2007 tarihli dava dilekçesiyle, tapuda kayıtlı olmayan 1938 yılı tahrirli 125 hesap no, 315 tahrir no ve 35 safya numarasında kayıtlı vergi kaydına göre hudutları belirtilen 27 hektar arazinin müvekkillerinin murisi ...'in zilyetliğinde olduğunu ve 50 yıldan fazla süredir nizasız ve fasılasız malik sıfatıyla bu zilyetliğin sürdüğünü belirterek, çekişmeli yerin müvekkilleri adına miras payları oranında tapuya kayıt ve tescili istemiyle Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açmış ve yargılama sırasında tapu kaydına dayanmış; birleşen dosya davacısı Orman Yönetimi vekili ise, çekişmeli 138 ada 13 ve 14 sayılı parsellerin orman vasfında olduğunu belirterek, orman vasfıyla Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmış; yargılama sırasında asli müdahil Bekir Bayrak 26.11.2001 tarihli dilekçesiyle, çekişmeli yerlerin sunmuş olduğu eski tapu kayıtlarına göre 3/36 hissesinin kendisine ait olduğunu belirterek davaya katılmış ve dava konusu yerde kadastro çalışmalarının başlaması nedeniyle görevsizlik kararı verilerek dosya Kadastro Mahkemesine gönderilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacıların ve asli müdahilin davasının reddine, birleştirilen dosya davacısı Orman Yönetiminin davasının kabulüne, ... ili ... ilçesi ... Mahallesi 138 ada 1 parsel sayılı taşınmazın orman vasfıyla, 138 ada 10,13 ve 14 parsel sayılı taşınmazların çalılık vasfıyla, 138 ada 11 ve 16 parsel sayılı taşınmazların tarla vasfıyla, tutanakların diğer hanelerindeki kayıt ve tespitler aynı şekilde kalmak üzere Hazine adına kayıt ve tesciline karar verilmiş; hükmün, bir kısım davacılar vekili, davalılar Hazine, ... ve birleştirilen dosya davacısı Orman Yönetimi vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 08.07.2020 tarih ve 2019/4145 Esas, 2020/2564 Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiş olup, bir kısım davacılar vekili ile davalılar ... ile ... tarafından kararın düzeltilme talebinde bulunulmuştur.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastro çalışması ve tapulama çalışmasının birlikte 2007 yılında yapıldığı anlaşılmaktadır.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile tutanaklar münderecatına ve Yargıtay ilâmında açıklanan gerektirici sebeplere göre, davalılar ... ile Mudanya Belediye Başkanlığının yerinde olmayan ve HUMK'un 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiştir.
2. Davacılar vekilinin karar düzeltme taleplerinin incelenmesine gelince; Mahkemece, davacıların dayandıkları tapu kayıtlarının dava konusu taşınmaza sınır ve mevki olarak uymadığı, murisleri ...'in ölüm tarihi olan 1960'lı yıllardan sonra mirasçıları tarafından koruma - muhafaza ve yararlanma şeklinde herhangi bir asli zilyetliklerinin devam etmediği gerekçesiyle davalarının reddine karar verilmiş ise de, eksik inceleme ile hüküm kurulmuştur.
Şöyle ki; davacılar, dava dilekçelerinde zilyetlik iddiasına dayandıktan sonra yargılama sırasında Nisan 1310 tarih ve 47,48,49 ve 50 sıra numaralı tapu kayıtlarına dayandıkları halde, Mahkemece, dayanak tapu kayıtları ilk tesislerinden itibaren sıralı olarak tüm tedavüllerini gösterir şekilde dosya arasına alınmamış, tapu kayıtlarının revizyon görüp görmediği araştırılmamış, dayanak tapu kayıtlarının dava konusu taşınmazları kapsamadığı belirtilmiş ise de, mevkii, dere, yol isimlerini ayrıntılı olarak gösteren askeri haritalar ile memleket haritası getirtilmek suretiyle gösterilen sınırların bu haritalar üzerinde çakıştırma yapılarak denetlenmesi düşünülmemiştir. Ayrıca, keşif sırasında mahalli bilikişiler, 50 sıra numaralı tapu kaydının dava konusu taşınmaza 2-3 km uzaklıktaki bir alana ait olabileceğini belirtmiş iseler de, 50 sıra numaralı tapu kaydının miktarının 630 dönüm olduğu dikkate alındığında, dava konusu taşınmazları kapsayıp kapsamadığının kesin olarak belirlenmesi gerektiği göz ardı edilmiş ve dava konusu taşınmazların orman vasfında olduğuna ilişkin bilirkişi raporlarında sadece memleket haritası incelenmiş olup, dayanak hava fotoğrafları incelenmediğinden söz konusu bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığı anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece, bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini belirlenmesinde en önemli delilin hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu gözetilerek, bulunabilen en eski tarihli hava fotoğrafları ile askeri haritalar Harita Genel Komutanlığı'ndan, yine en eski tarihli memleket haritası Kadastro Müdürlüğü'nden getirtilmeli, davacıların dayanakları tapu kayıtları tesislerinden itibaren tedavülleri ile birlikte celp edilmeli, dayanak tapu kayıtlarının revizyon görüp görmediği belirlenerek revizyon görmüş olanların revizyon gördüğü taşınmazlara ait kadastro tutanak örneği, davalı ise dava dosyası getirtilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları ile jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi, üç orman mühendisi bilirkişi, üç ziraat mühendisi bilirkişi ve fen bilirkişinin katılımıyla keşif yapılmalı ve bu keşifte, tarafların dayandığı tapu kayıtları ihdasından itibaren tüm tedavülleriyle ve mevki ile sınırları açıkça okunarak kayıtta yazılı hudutlar yerel bilirkişilere zeminde göstertilmeli, yapılacak gösterim sırasında önceki keşiflerdeki beyanlar irdelenerek yerel bilirkişilerin zeminde gösterdiği hudutlar teknik bilirkişiye harita üzerinde işaretlettirilmeli, kayıtta yazılı olup yerel bilirkişiler tarafından zeminde gösterilemeyen hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı ve bu suretle taraf dayanağı kayıtların kapsamı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli; dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, tapu kayıtlarının ihdası, intikali, intikal sırasında hudutlarda ve miktarda değişiklik varsa bu değişikliğin nedeni, hudutların arz ettikleri özellikler hususunda maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı; taraf dayanağı tapu kayıtlarının revizyon gördüğü parsel ile bunlardan hükmen kesinleşenler varsa bu dosyalardaki kayıt uygulamaları tapu kaydına kapsam tayin edilirken gözönünde bulundurulmalı; yerel bilirkişi ve tanıkların kayıtların uygulanması ve taşınmazların tasarrufu hususundaki beyanlarının zemine uygunluğu bütünü çevreleyen komşu parsel kayıtları tek tek okunmak suretiyle denetlenmeli; teknik / fen bilirkişiye, uygulanan kayıtların hudutları ile kapsamını belirtir, önceki keşifler sonucunda alınan teknik bilirkişi raporlarındaki çelişkiyi giderir, yukarıda açıklandığı şekilde keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, uygulanan kayıtların sınırlarını kadastro paftasına işaretleyerek gösterir, dayanak kayıt sınırları yönünden askeri haritalardan faydalanır şekilde ayrıntılı rapor ve harita düzenlettirilmeli; ziraat mühendisleri bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazların tarımsal niteliğini bildiren, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde toprak yapısını, eğimini ve bitki desenini açıklayan, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş ve sınırları işaretlenen fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; orman ve jeodezi - fotogrametri uzmanı bilirkişilere, en eski tarihli hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılarak, çekişme konusu taşınmazların, önceki niteliği, orman sayılan yerlerden olup olmadığı, arazinin ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren olduğu konusunda rapor düzenlettirilmeli; taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu belirlendiği takdirde, dayanak tapu kayıtlarının 4785 ve 5658 sayılı Kanun'lar ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 13/B-b-c maddelerindeki düzenlemeler doğrultusunda hukuki niteliğini koruyup korumadığı üzerinde durulmalı ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm tesis edilmelidir.
Mahkemece, bu yönler gözardı edilerek eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğundan, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin karar düzeltme itirazlarının, 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK'un 442/3. maddesi uyarınca kabulü ile Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 08.07.2020 tarihli ve 2019/4145 Esas, 2020/2564 Karar sayılı onama ilamının KALDIRILMASINA, Yerel Mahkeme hükmünün 6100 Sayılı HMK'nin Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA; (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar ... ile Mudanya Belediye Başkanlığının karar düzeltme itirazlarının reddine; anılan Kanun'un 442. maddesi uyarınca (6100 Sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi gereğince 1086 Sayılı HUMK'un 427 ila 454. maddeleri yürürlükte bulunduğundan) takdiren 660,00'er TL para cezasının karar düzeltme isteyen ... ve ...' ndan ayrı ayrı alınarak Hazineye irad kaydına ve peşin harcın istek halinde karar düzeltme isteyen davacılara ayrı ayrı iadesine, 113.30 TL peşin harcın red harcına mahsubu ile kalan 55.00 TL'nin karar düzeltme isteyen ... ve Mudanya Belediye Başkanlığından alınmasına, 07.06.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
