Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/13989 Esas 2022/5470 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/13989
Karar No: 2022/5470
Karar Tarihi: 07.06.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/13989 Esas 2022/5470 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sarıyer ilçesinde bulunan bir taşınmazın tapusunun iptali ve tescili, tapu kaydı üzerine konulan 2/B şerhinin silinmesine ilişkin dava açılmıştır. Mahkeme yapmış olduğu yargılamada davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak daha sonra Yargıtay kararıyla bu karar bozulmuş ve davaya yeniden bakılması gerektiği belirtilmiştir. Yapılan yeni yargılamada davanın kısmen kabulüne, taşınmazın kısmen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığına ve 6831 sayılı Yasa'nın 2/B madde uygulamasıyla kısmen Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığına ilişkin şerh bulunduğu belirlenmiştir. Bu nedenle taşınmazın tapu kaydının kısmen iptali ile 314,102 m2'lik kısmın ifraz edilerek orman vasfıyla Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tescili kararlaştırılmıştır. Hazine ve Orman İdaresi tarafından aynı kök parsellerden gelen taşınmazlar için açılmış dava varsa bu davayla birleştirilmesi gerektiği, yeniden inceleme ve araştırma yapılarak taşınmazın kesinleşen orman tahdit hattı ve aplikasyona hattına gö
8. Hukuk Dairesi         2021/13989 E.  ,  2022/5470 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı ... İdaresi vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Davacı ... İdaresi 28.09.2004 tarihli dilekçesiyle, Sarıyer ilçesi ... 79 sayılı kadastro parselinden ifraz edilen 21.450 m2 yüzölçümündeki 3 pafta 259 sayılı parselden 05.06.1998 tarihinde ifraz edilen 1.109 m2 yüzölçümündeki 1605 parsel sayılı taşınmazın orman sınırı içinde olduğunu ileri sürerek, davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline, tapu kaydı üzerindeki 2/B şerhinin silinmesine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda verilen davanın kısmen kabulüne, 27.04.2006 tarihli bilirkişi raporunda yeşil ile renklendirilerek gösterilen 235 m2 yüzölçümündeki bölümün tapu kaydının iptaline ve orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline, bu bölüm üzerindeki 2/B şerhinin silinmesine ilişkin önceki hüküm, davacı ... İdaresi ve davalı kooperatifin temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 13.12.2007 tarihli ve 2007/14026 Esas, 2007/16385 Karar sayılı ilamıyla,; “Mahkemece, Orman Yönetiminin davasının kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve incelemenin hükme yeterli olmadığı, mahallinde yapılan 1. keşifte bilgisine başvurulan iki uzman orman ve bir fen bilirkişi tarafından düzenlenen raporda dava konusu taşınmazın 1938 yılında yapılan orman tahdidinde 50, 51 ve 52 orman sınır noktalarına göre tamamının orman tahdit sınırları dışında bulunduğu, 1744, 2896, 3302 sayılı Yasa'lara göre yapılan ve kesinleşen 2 ve 2/B madde uygulamalarına konu olmadığı, 2. keşifte dinlenen iki uzman orman ve fen bilirkişi tarafından düzenlenen raporda ise 1938 yılında yapılan orman kadastrosunda dava konusu taşınmazın 235 m2 kısmının orman sınırı içinde kalan bölümünün dışında olduğu belirtildiği halde, mahkemece söz konusu bilirkişi raporları arasındaki çelişkiler giderilmeden ikinci bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulduğu, sözü edilen bilirkişi raporlarına ekli orman sınır hattına irtibatlı krokiler yeterince orman sınır noktası içermediğinden denetime olanak vermediği gibi, 1985 yılında yapılan ilk orman kadastrosunun aplikasyonu ile 3116 sayılı Yasa'ya göre yapılan tahdit haritasındaki hatların uyumsuz olduğu, bundan başka, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ilk orman kadastrosunun 1938 yılında 3116 sayılı Yasa'ya göre yapıldığı ve kesinleşmekle Mart 1947 tarihli ve 118 numarada tescil edildiği, bu yasaya göre yapılan tahditlerde sadece devlet ormanları belirlenmiş olduğundan, 4785 sayılı Yasa'nın yürürlüğe girdiği 13.07.1945 tarihinden önce yapılan sınırlandırmalar sonucu oluşan kesinleşmiş tahdit haritaları sınırlarına göre orman sınırı dışında kalan taşınmazların, orman niteliğini ve hukuki durumunu saptamakta bu haritalar ve tutanaklar yeterli olmayıp, bu nitelikteki taşınmazların orman olup olmadığının 4785 ve 5658 sayılı Yasa'lara göre çözümlenmesi gerektiği, ancak bu hususta araştırma yapılmadığı, yine dava konusu taşınmazın yakınında bulunan ve 80 sayılı parselden ifraz edilen 261 sayılı parselin 1958 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında 79 parsele de uygulanan kök tapuya dayalı olarak tespit edildiği ve Hazine tarafından 261 sayılı parsel hakkında tapu maliki aleyhine tapu iptali ve tescili istemiyle dava açıldığı, mahkemece verilen hükmün araştırmaya yönelik olarak bozulduğu, yerel mahkemece, aynı kök tapudan ifraz edilen diğer parseller hakkında Orman Yönetimince açılmış başka dava bulunup bulunmadığı araştırılmadığı gibi, temyize konu 259 sayılı parsel hakkında da Hazinenin aynı iddia ile açtığı dava bulunup bulunmadığı araştırılarak birlikte görülmesi gerektiğinin düşünülmemesinin de doğru olmadığı belirtilerek, Hazine ve Orman İdaresi tarafından aynı kök parsellerden gelen taşınmazlar için açılmış dava varsa bu davayla birleştirilmesi, yeniden inceleme ve araştırma yapılarak dava konusu taşınmazın kesinleşen orman tahdit hattı ve aplikasyona hattına göre konumunun memleket haritası üzerinde ayrı ayrı gösterilmesi, taşınmaz orman tahdit sınırları dışında kalsa dahi memleket haritasında orman olan kısımları varsa bu kısımlar yönünden de orman idaresinin davasının kabulüne karar verilmesi” gereğine değinilerek bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne, dava konusu ... ili Sarıyer ilçesi ... Köyünde ve tapuda 1605 parsel numarasında kayıtlı bulunan taşınmazın tapu kaydının kısmen iptali ile 25.09.2014 tarihli ek bilirkişi rapor ve krokisinde A harfi ile gösterilen 314,102 m2'lik kısmın ifrazi ile bu kısmın ayrı parsel numarası verilmek suretiyle ve orman vasfıyla Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline, karar kesinleştiğinde bu kısım üzerindeki 2B ve davalı kooperatifle ilgili sözleşmenin şerhine dair şerhlerin kaldırılmasına, davacı tarafın taşınmazın orman sayılmayan ve aynı raporda B harfi ile gösterilen 795,438 m2'lik kısmına yönelik davasının reddine, bu kısmın tapu kaydının tapu malikleri üzerinde bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı ... İdaresi vekili ile katılma yoluyla davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, öncesi orman olduğu iddia edilen taşınmazın tapusunun iptal ve tescili, tapu kaydı üzerine konulan 2/B şerhinin silinmesine ilişkindir.
    Dava konusu taşınmazın bulunduğu ... Köyünde 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre 04.08.1938 tarihinde yapılarak kesinleşen orman tahdidi ve daha sonra 2896 sayılı Yasaya göre yapılıp 29.11.1985 tarihinde ilan edilerek dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması bulunmakta olup, çekişmeli ... 1605 sayılı parselin, yörede 13.11.1958 tarihinde yapılan genel arazi kadastrosu sırasında 487.875 m2 yüzölçümü ile tesbit ve tescil edilen 79 sayılı kadastro parselinden ifrazen oluşan 21.450 m2 yüzölçümündeki 259 sayılı parselin 05.06.1998 tarihinde ifrazıyla tapuya tescil edildiği ve halen tapuda paylı olarak davalılar adına kayıtlı olduğu, tapu kaydının beyanlar hanesinde taşınmazın kısmen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığına ve 6831 sayılı Yasa'nın 2/B madde uygulamasıyla kısmen Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığına ilişkin şerh bulunduğu, genel kadastro sırasında ... 77, 78, 79 ve 80 sayılı parsellerin öncesi bir bütün olarak zemini ... Vakfından Kasım 955 tarihli 15 numaralı ve K.sani 927 tarihli 32 sıra numaralı tapu kapsamında olduğu ve 4 parçaya ayrıldığından ... ... ve arkadaşları adına tespit edilerek 02.03.1959 tarihinde kesinleşmekle tapuya tescil edildiği, daha sonra 1978 yılında 239 ilâ 260 parsel olmak üzere (21 adet) parsele ayrıldığı anlaşılmaktadır.
    Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul, kanun ve bozma gereklerine uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 7139 sayılı Kanun'un 33. maddesi uyarınca Orman İdaresi'nden harç alınmasına yer olmadığına, 29.20 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 51.50 TL'nin temyiz eden davalıdan alınmasına, 07.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi









    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş