Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/4354 Esas 2022/4464 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/4354
Karar No: 2022/4464
Karar Tarihi: 07.06.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/4354 Esas 2022/4464 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2020/4354 E.  ,  2022/4464 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç :Taksirle öldürme
    Hüküm :TCK’nın 85/2, 62, 50/1-a, 50/4, 52, 52/4, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık, katılan, şikayetçiler ile katılan zorunlu vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    A-Mağdur ... vekilinin temyiz isteminin incelenmesine,
    2007 doğumlu olup kazada yaralanan yaşı küçük mağdur ...’ın barodan atanan vekili Av. ... tarafından hüküm temyiz edilmiş ise de, suç tarihi itibariyle mağdur küçük adına şikayet hakkına sahip olan, annesi ...’ın talimatla Çankırı Ağır Ceza Mahkemesinde alınan 03.02.2016 tarihli ifadesinde, sanık hakkında şikayetçi olduğunu fakat davaya katılmak istemediğini beyan ettiği anlaşılmakla; hükmü bu mağdur açısından temyiz etme hakkı bulunmayan vekilin temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi gereğince isteme aykırı olarak REDDİNE;
    B-Mağdur ... ile katılan ... vekili, sanığın ve katılan ...’ın temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
    23.08.2000 doğumlu olup kazada yaralanan yaşı küçük mağdur ...’ın talimatla Çankırı Ağır Ceza Mahkemesinde alınan 03.02.2016 tarihli ifadesinde şikayetçi olduğunu beyan etmesine rağmen mahkemece katılma kararı verilmediği görülmekle, mağdur küçüğün CMK'nın 260. maddesi uyarınca katılan sıfatını alabilecek surette suçta zarar gören sıfatıyla temyiz hakkının bulunduğu kabul edilerek vekili aracılığıyla hükmü temyiz etmek suretiyle katılma iradesini ortaya koyan mağdur ...'ın CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca davaya katılan ve Av. ...’un ise katılan vekili olarak kabulüne karar verilerek yapılan incelemede;
    Dosya içeriğine göre, olay günü, saat 14.35 sıralarında, gündüz vakti, meskun mahalde, sanığın sevk ve idaresindeki otomobil ile iki yönlü caddeyi takiben gelip olay mahallinde istikametine göre solundaki sokağa dönüş yapmak istediğinde karşı istikametten seyir halinde olan ...’nin sevk ve idaresindeki otomobil ile çarpışması sonucu sanığın aracında yolcu olan ...’ın ölmesi, katılanlar ... ve ...’nin hayat fonksiyonlarını (2) orta derecede etkileyecek nitelikte kemik kırığı oluşacak şekilde, katılan ..., şikayetçiler ... ile ...’ın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandıkları, sanığın tamamen kusurlu olduğu, olaydan yaklaşık 37 dakika sonra alınan kan numunesi üzerinde yapılan incelemede 233 mg/dl alkollü olduğu tespit edilen sanığın, olay anındaki alkol promil miktarının 2.42 promile tekabül ettiği anlaşılmakla,
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın suçsuz olduğuna, eksik inceleme yapıldığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine, katılan ... ile katılanlar ... ile ... vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- 2,42 promil alkollü olduğu halde araç kullanmak suretiyle kazaya sebebiyet verdiği anlaşılan sanık hakkında bilinçli taksir koşullarının oluştuğunun ve bu nedenle sanığın cezasından TCK'nın 22/3. maddesi uyarınca arttırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-Mahkemece TCK’nın 53/6. maddesi gereğince sanığa ait sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilirken, sanığa ait 181269 numaraları B sınıfı ehliyet yerine, katılan sürücü ...’ye ait E sınıfı 1560988 nolu sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    Sanık hakkında hükmedilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK'nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi;
    Kanuna aykırı olup, sanığın, katılan ...’ın ve katılanlar ... ve ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 07.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş