Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/9448 Esas 2022/4587 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/9448
Karar No: 2022/4587
Karar Tarihi: 08.06.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/9448 Esas 2022/4587 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık sevk ve idaresindeki araçla meskûn mahalde yayalara yol vermek üzere durmakta olan bir araca arkadan çarparak öndeki aracın savrulmasına sebep olmuş, bu kaza sonucu bir kişi 3. derecede kemik kırığı oluşacak şekilde yaralanmış, diğer kişi ise basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte yaralanmıştır. Mahkeme, sanığın taksirle yaralama suçundan asli kusurlu olduğuna hükmetmiş, ancak müdafinin temyiz itirazları sonucu hüküm BOZULMUŞTUR. Yeniden yapılan yargılama sonucunda sanığa \"TCK'nın 52/3 maddesi uyarınca 300 gün adli para cezası\" verilmiş, cezası \"TCK'nın 50/1-a- ve 52/2 maddeleri gereğince günlüğü takdiren 20 TL den adli para cezasına çevrilerek sanığın 6.000 TL adli para cezası ile cezalandırılması\" şeklinde düzeltilmiştir. Mahkeme, sanığın ehliyetinin geri alınmasına ilişkin paragrafta yer alan \"sanığın bu süre içerisinde oto sürücülüğünden yasaklanmasına\" ibaresini çıkartarak hükmü ONAMAYA karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 89/4 maddesi: Taksirle yaralama suçu
- TCK'nın 62/1 maddesi: Taksirle suç işleyen kişinin cezalandırılması
- TCK'nın 50/1-a maddesi: Cezanın adli para cezasına çevrilmesi
- TCK'nın 52/2-4 maddeleri: Adli para cezas
12. Ceza Dairesi         2021/9448 E.  ,  2022/4587 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle yaralama
    Hüküm : TCK'nın 89/4, 62/1, 50/1-a, 52/2-4, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet



    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Dairemizin 18/03/2014 tarih, 2013/15206 esas ve 2014/6629 sayılı kararına mahkemece direnildiği ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 02.04.2019 tarih 2017/12-458 esas ve 2019/270 karar sayılı ilamı ile direnme hükmünün incelendiği anlaşılmakla yapılan incelemede;
    Sanığın, olay tarihinde gündüz vakti sevk ve idaresindeki araçla meskûn mahalde, tek yönlü, asfalt kaplama, ıslak, düz ve eğimsiz yolda seyrederken, yayalara yol vermek üzere durmakta olan..'ün aracına arkadan çarpması üzerine öndeki aracın savrularak, yolu yaya olarak karşıdan karşıya geçmekte olan ... ve ...'a çarptığı, kaza sonucu katılan ...'ın yaşamını tehlikeye sokacak ve vücudunda 3. derecede kemik kırığı oluşacak şekilde, katılan ...'ın ise basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte yaralandıkları olayda, mahkemece asli kusurlu sanık hakkında tayin edilen ceza miktarında bir isabetsizlik bulunmamakla,
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve ertleme hükümlerinin sanık hakkında uygulanması gerektiğine, yayaların hatalı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında adli para cezasına esas alınan tam gün sayısı maddesinin gösterilmemesi,
    2- Sanık hakkında TCK‘nın 53/6. maddesinin uygulanması sırasında, sanığın 3 ay süre ile ehliyetinin geri alınmasına hükmedilmesi ile yetinilmesi gerektiği gözetilmeyerek, sanığın belirtilen süre zarfında oto sürücülüğünden yasaklanmasına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün 4. paragraflarının hükümden çıkarılarak yerine “ Sanığa hükmolunan kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezasının TCK'nın 52/3 maddesi uyarınca 300 gün adli para cezasına çevrilmesine; 50/1-a- ve 52/2 maddeleri gereğince günlüğü takdiren 20 TL den adli para cezasına çevrilerek sanığın 6.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi ile ehliyetin geri alınmasına ilişkin paragrafta yer alan " sanığın bu süre içerisinde oto sürücülüğünden yasaklanmasına ‘’ ibaresinin hükümden çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 08/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş